TÜRKİYE’DE DEVREMÜLK SİSTEMLİ SAĞLIK TURİZİMİNDE TÜKETİCİNİN YAŞADIĞI SORUNLAR

TÜRKİYE’DE DEVREMÜLK SİSTEMLİ SAĞLIK TURİZİMİNDE TÜKETİCİNİN YAŞADIĞI SORUNLAR

21 Mart 2021 Kapalı Yazar: tuder

Tüketici, mesleki ve ticari olmayan amaçlarla mal ve hizmet alımı yapan gerçek ve tüzel kişilerdir. Devre mülk sistemi ise müstakil bir meskenin yılın belli bir döneminde mülkiyet hakkını alma anlamına gelmekle birlikte içinde sağlık, eğlence, dinlenme vb. tatil hizmetlerinin alımını da kapsayan bir sistemdir. Hal böyle olunca da devre mülk sisteminin bir ayağı proje sahibi ve işletmeci iken bir ayağı da yukarıda bahsi geçen hizmetlerin alımını yapan tüketicilerdir. Bu nedenledir ki devre mülk hakkı her ne kadar KMK’nun ilgili maddelerinde düzenlenmiş ise de 6502 sayılı kanunla yapılan düzenleme ile tüketiciye ayni hak niteliğinde tatil hakkı sunan devre mülk sözleşmeleri tüketici işlemi kabul edilmiş ve böylece devre mülk hakkı, 6502 sayılı TKHK ve DEVRE TATİL ve UZUN SÜRELİ TATİL HİZMETİ SÖZLEŞMELERİ YÖNETMELİĞİ’nde düzenlenen korumalardan yararlanabilir hale getirilmiştir.

Ülkemizde özellikle 2007-2013 yılları arasında Turizm Bakanlığı’nın jeotermal kaynakların geleneksel kaplıca kullanımından daha etkin ve verimli kullanılması için yapmış olduğu çalışmalar ile devre mülk ve devre tatil sisteminde önemli gelişmeler yaşanmıştır. Bu bağlamda yapımı tamamlanan daha modern tesisler; dar gelirli tüketiciye hem eğlence hem de sağlık hizmeti sunan işletmeler haline gelmiştir. Fakat bazı proje sahipleri ve işletmecilerin bu sektörü geliştirebilecek bilgiye, deneyime, turizm kültürüne sahip olmamaları, tek amaçlarının hizmetten öte para kazanmak olması ve yetkili kurumların denetimlerinin yetersizliği ile   devre mülk sektörü zamanla dar gelirli tüketici için kanayan bir yara haline gelmiştir. Yakın geçmişte Afyonkarahisar’da bulunan bir termal tesisin işletmecileri yüzünden bir müvekkilimin yaşadığı mağduriyete görevim gereği şahit olmuş olmam, ülkemizdeki devre mülk ve devre tatil sisteminin problemlerini daha da yakından irdelememi sağladı. Öncelikle devre mülk ve devre tatil sisteminden kaynaklı tüketicilerin yaşadığı problemleri birkaç başlık altında toplamanın maalesef yetersiz kalacağını belirtmekle birlikte belli başlı olanlarını sizlere aktarmak isterim.

   

Tüketicilerin yaşadığı problemlerden ilki kişisel verilerinin bu termal tesisleri işletenler tarafından izinsiz olarak elde edilmesi ve devamında da bu bilgilerin izinsiz olarak 3. kişilerle paylaşılması durumudur.  Kişilerin iletişim bilgileri termal tesisleri işletenlerce “bir şekilde” ele geçirilmekte ve akabinde kişiler sık sık aranarak termal tesislere tanıtım için davet edilmektedir. Israrlı aramalara karşı koyamayıp da tesislerin tanıtım gezisine katılan kişileri ise tesiste   profesyonel bir satış ekibi karşılamakta ve saldırgan pazarlama yöntemleri ile tüketicilerin sağlıklı düşünme fırsatı engellenmektedir. Keza tanıtıma katılan kişilere tanıtım gününe özel olarak bedel indiriminden ve inşaatı tamamlanmış kısımların termal havuzlarından yararlanma hakkı tanınmakta, örnek daireler gezdirilmekte ve bir yandan da ilgili tesiste hak sahibi ve aynı zamanda doktor, öğretmen, mühendis vs. olduğunu iddia eden kişilerce termal tesisi öven sunumlar yapılmaktadır. Oluşturulan atmosferin etkisiyle de tüketici sağlıklı düşünememekte ve satış sözleşmelerini imzalamaktadır. Tüketici sözleşmede kararlaştırılan bedeli satıcı/ sağlayıcıya ödemiş olsa bile genellikle sözleşmede kendisine taahhüt edilen dairenin inşaatı tamamlanamamakta, tüketicinin devre mülk irtifakının tapuya tescili çeşitli bahanelerle geciktirilmektedir. Çoğunluğu 60 yaş üzeri olan tüketiciler sırf daha makul fiyatlarla tatil ve yatırım yapabileyim diye emekli maaşı ile dişinden tırnağından artırarak sözleşme bedellerini ödemekte fakat karşılığında proje sahipleri, iflas senaryosu ile ilgili tesisin inşaatını tamamlamamakta ve mağduriyetler yaşatmaktadır. Tapuyu alabilen Tüketiciler ise yapılan bazı uygulamalarla mağdur edilmektedir. Bu uygulamalardan bazıları şöyledir;

            1-İlk önce DOLAR ya da EURO bazında sabitlenen AİDATLAR bir anda keyfi bir şekilde 2 -3 katına çıkarılmakta,

            2-Satış öncesi verilen sözler hatırlatıldığında “Yaaa öyle mi idi? Kim demişti? Ciddi misin? Öyle demesek satın almazdınız.” denilerek Tüketici tabiri caiz ise APTAL yerine konmakta,

          3-Sözleşmelerde olmadığı halde eşya yenileme adı altında ek ücretler istenmekte…

Tüketici bu tesislere ARAPLAR İLGİ GÖSTERİYOR bahanesiyle DOLANDIRILMAKTADIR. Tüketiciye satın alıp da henüz tapusunu alamadığı tesislere ARAPLARIN İLGİ GÖSTERİYOR olduğu bahanesiyle ikinci bir mağduriyet yaşatılmaktadır. Şöyle ki; Tesisi işletenler, tüketiciye satın aldığı  X yerinin  inşaatının tamamlanamadığını fakat yine kendi şirketleri bünyesinde yer alan inşaatı tamamlanmış Y yerine  KATARLI İŞ ADAMLARININ ilgi gösterdiğini, bu yerlere 30.000.-100.000 TL fark ödeyerek sahip olabileceklerini, daha sonrasında ARAPLARA 10 katı fiyatına buraları satarak kar edebilecekleri söylenerek ikinci bir satış sözleşmesi imzalatılmakta ve yine tüketici bedelini ödemiş olsa bile tapusunu alamamakta ve ikinci bir mağduriyet yaşamaktadır…

Yukarıda bahsi geçen mağduriyet seçenekleri elbette daha da artırılabilir. Sistemin devlet eliyle etkin bir şekilde denetlenmemesi, Her ne kadar 6502 sayılı kanun ve ona bağlı yönetmeliklerde konuya ilişkin maddeler düzenlenmiş olsa da bunların yetersiz kalması ve buna bağlı olarak gerek yerel mahkeme gerekse de üst dereceli mahkemelerden Tüketici aleyhine kararlar çıkması gibi nedenlerden dolayı DOLANDIRICI konumuna gelen devre mülk satıcıları cesaretlenmekte ve sistem sürekli tüketici üzerinden haksız kazanç elde etmeye yönelmektedir. Tüm bu nedenlerle öncelikle yargısal birlik, yargı kararlarının meşruluğunun içselleşmesi ve yargı kararlarının çelişkiden azade olması amacı ile ilgili kanun ve yönetmeliklerde yer alan konuya ilişkin boşluklar biran evvel giderilmeli ve termal tesisler üzerinde devletin acilen etkin bir denetim mekanizması oluşturması gerekmektedir. Aksi takdirde bu tesisler ülkemiz için birer TERMAL ÇÖPLÜK OLMAKTAN ÖTEYE GEÇEMEYECEKTİR…

TÜDER (Tüketiciler Derneği)

Gaziantep İl Temsilcisi

Av. Zekiye Ilgaz ÖZDARENDELİ

Click to rate this post!
[Total: 0 Average: 0]